Bob Fosse’yi tanımam üniversite yıllarına rastlar. Önce 70’lerin ünlü müzikallerinden Cabaret‘i (1972) izledim. Ardından televizyonda şans eseri Lenny‘ye (1975) denk gelmiştim, yönetmeninin Fosse olduğunu görünce şaşırdığımı hatırlıyorum. Birkaç yıl sonra All That Jazz‘ı (1978) izleyince nutkum tutuşmuştu ki hâlâ favori filmlerimden biridir. Fosse’yi gündemime tekrar aldıran, pek gürültü koparmasa da benim mest olarak seyrettiğim Fosse/Verdon […]
Ay: Ağustos 2019
Mikro Kıyamet ya da “HBO’nun Ses Getiren Mini Dizisi”: Chernobyl
Chernobyl; HBO’nun çok ses getiren mini dizisi. Sayesinde 1980’leri yaşayanlar, felaketin eşiğinde olduklarını bir anda hatırladı. Dizi Çenobil’deki patlamanın ileri bir döneminde Valery Legasov’un kendi sesini kaydetmesiyle başlıyor. Uzaktan izlediğimiz patlama anı ile birlikte hikâye de başlıyor. Büyük panik sonrasında reaktörün patladığına dair büyük bir inkârı seyrediyoruz. Ta ki ikinci bölümün ortalarına kadar. Seyirci olarak […]
Eva Hesse’nin Minimalist Yerleştirmesini Nasıl Okuyabiliriz?
Eva Hesse’nin “Contingent” başlıklı, 1969 tarihli yerleştirmesi, fiberglass, reçine, tülbent, polyester gibi aslında hepimizin gündelik hayatta temas ettiği materyallerden oluşuyor. “Contingent” kelime anlamı itibariyle “umulmadık olay” ve “birlik” şeklinde iki anlamı birden karşılıyor. Materyaller “umulmadık” şekilde bir araya geliyor ve bir “birlik”e varıyorlar. Eva Hesse (1936-1970), Alman asıllı bir Amerikan sanatçıydı ve 1960’ların New York’unda […]